Uzaktan çalışma pek çok sektör için yeni değil, ancak pandemi ile birlikte olağanüstü bir hızla yaygınlaşmakta. Uzaktan eğitim ve çalışma, 2020’nin ilk dört ayında %1500 oranında artarken bu sistemin kalıcı olmasına yönelik istek güçlü bir biçimde dile getiriliyor. Kalıcı olarak evden çalışma kararı veren ya da en azından 2021 sonuna kadar bu biçimde çalışacaklarını duyuran çok sayıda şirket var. Remote Working sistemi ile yeni alışkanlıklar da gündemde. Hem iş hayatındaki rutinleri hem de tüketim alışkanlıklarını değiştiren bu yeni duruma karşı şirketlerin kendini yenilemesi büyük önem taşıyor.
Home Office: Konfor ve Kaygı Bir Arada
Ofis bağımlılığını ortadan kaldıran uzaktan çalışma, kurumların organizasyon şemalarını değiştirirken yeni ihtiyaçları ve çözümleri beraberinde getiriyor. Evde çalışmaya başlayanların yarısından fazlası home office çalışmaktan memnun. Evden çalışanların sadece %20’si ofise dönmeyi istiyor. Kendini izole edilmiş ve yalnız hissedenlerin oranı ise %27 düzeyinde ve hiç de az değil. Öte yandan şirketler kurum kültürünün azalması ve motivasyon kaybı kaygısını taşıyor. Dijitalleşme ve evden çalışma, yeni güvenlik sorunlarını da doğuruyor. Kurumsal sistemlere erişim konusundaki yasakların yerini daha açık sistemlere bırakması, önlem alınması gerekliliğini ortaya koyuyor.
Remote Working; iş yapma biçiminden boş zaman uğraşlarına, sosyal hayattan mutfak kültürüne hemen her şeyi değiştirmekte. Ev içinde geçirilen zamanın artması ilk olarak e-ticaret davranışları üzerinde etkili oldu. Türkiye’de 1 milyondan fazla kişinin ilk kez bu dönemde e-ticaret ile tanışması bunun en açık kanıtı. Yeni bir alışveriş alışkanlığı oluşuyor ve bu alana hazır olan ya da hızla adapte olmayı başaran firmalar ön plana çıkıyor.
Pandemi İle Değişen Tüketici Alışkanlıkları
Ev yaşamı ile doğrudan ilgili olan tüm sektörler bu süreçten kârlı çıkmış durumda. Ev tüketicisinin yeni alışkanlıklarına uygun biçimde dönüşen firmalar ciddi kazanç sağlıyor. Eve servis yapabilen marketlere ve ev kullanıcılarına yönelik sarf ürünlerine ilgi oldukça yoğun. Sinema, tiyatro, turizm gibi etkinlikler pandemiyle birlikte gözle görülür bir düşüş sergiliyor. Hobi siteleri, online sanat aktiviteleri, dijital film platformları ise popülerliklerini giderek artırıyor. Spor salonlarına gidenler hijyen kaygısıyla azaldığından, evde kullanım için geliştirilen fitness ürünleri revaçta.
Agresif indirimler, hijyeni ön plana alan teslimat ve ev kullanıcısını düşünen firmalar tüketici alışkanlıklarını etkilemede başarılı oluyor. Sipariş ve teslimatlarını tamamen dijitalleştirmeyi başaranlar önemli ölçüde avantajlı durumda.
Şirketlerdeki hızlı dijitalleşme riskleri de beraberinde getiriyor. Tüm işlemlerin online yapıldığı, e-ticaretin yaygınlaştığı bu özel dönemde çevrim içi güvenlik daha önemli bir sorun. İşNet dijital dönüşüm ve veri güvenliği konusunda etkin dijital çözümler sunarak bu sürece daha hızlı bir adaptasyon sağlıyor.
Kaynak: Küresel Covid19 Salgınının Türkiye’de Farklı Kategorilere Etkileri araştırması, Deloitte Türkiye İnsan Yönetimi Hizmetleri Ekibi